Bu konuda tavhid org sitesine reddiye
Sözün lazımı küfre sarih bir şekilde delalet ediyorsa, sözün lazımı ile tekfir sahihtir.
Bismillah Ebu hanife hakkinda sozunuz bittimi? Şimdi yeni bi konu hakkinda yaziyorum bittiyse bitti deyin!
Sözün lazımı küfre we şirke sarih olarak delalet ediyorsa, böyle bir kimse bununla tekfir edilir. Sözün lazımını inkar etmesi kendisine bir fayda sağlamaz. Selefin menheci bunun üzerindedir. Cehmiyye'nin kendisiyle meşhur oldukları küfürleri "Kur'an Mahluktur" akideleridir. Selef, Kur'an'ın mahluk olduğunu iddia edenleri sözün lazımıyla yani bu söz Allah'ın da mahluk olması anlamına geldiği için tekfir etmişlerdir.
Ancak Cehmiyye, bu sözün lazımını asla kabul eden bir mezheb olmamıştır. Zira onlar Allah'ın isim we sıfatlarını teşbih, temsil, tecsim, tekyif sebebiyle inkar eden weya te'vil eden, Allah'ın isim we sıfatlarını zahiri üzere kabul edenleri tekfir eden kimselerdir. Buna rağmen Selef, sözün lazımıyla onları sarih olarak tekfir etmişlerdir.
Buna dair misaller;
سُفْيَانَ الثَّوْرِيَّ ، يَقُولُ : مَنْ زَعَمَ أَنَّ قَوْلَ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ : يَا مُوسَى إِنَّهُ أَنَا اللَّهُ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ مَخْلُوقٌ فَهُوَ كَافِرٌ زِنْدِيقٌ حَلالُ الدَّم
Sufyan es-Sevri rahimehullah dedi ki; "Her kim Allah Azze we Celle'nin şu kavli hakkında "Ey Musa! Şüphesiz Ben Aziz we Hamid olan Allah'ım!" |en-Neml, 9| mahluktur derse, kafirdir, zındıktır, kanı helaldir!" Abdullah ibn Ahmed, es-Sunne, sy. 107 no; 12.
عَنْ سُفْيَانَ ، قَالَ : مَنْ قَالَ إِنَّ قُلْ هُوَ اللَّهُ أَحَدٌ اللَّهُ الصَّمَدُ مَخْلُوقٌ فَهُوَ كَافِرٌ
Sufyan es-Sevri rahimehullah dedi ki; "Her kim "De ki; O, Allah, birdir. Allah Samed'dir." el-İhlas, 1, 2. ayetlerinin mahluk olduğunu söylerse, kafirdir!" Abdullah ibn Ahmed, es-Sunne, sy. 107 no; 13.
النَّضْرَ بْنَ مُحَمَّدٍ ، يَقُولُ : مَنْ قَالَ إِنَّنِي أَنَا اللَّهُ لا إِلَهَ إِلا أَنَا فَاعْبُدْنِي مَخْلُوقٌ فَهُوَ كَافِرٌ
en-Nadr ibn Muhammed rahimehullah dedi ki; "Her kim Allah Te'ala'nın şu kavlinin "Şüphesiz Ben Allah'ım, Benden başka ibadete layık ilah yoktur, Bana ibadet et!" |Ta-Ha, 14| mahluk olduğunu söylerse, kafirdir!" Abdullah ibn Ahmed, es-Sunne, sy. 110 no; 19.
أَبَا الْوَزِيرِ مُحَمَّدَ بْنَ أَعْيَنَ قَالَ : سَمِعْتُ النَّضْرَ بْنَ مُحَمَّدٍ ، يَقُولُ : " مَنْ قَالَ فِي هَذِهِ الآيَةِ : إِنَّنِي أَنَا اللَّهُ لا إِلَهَ إِلا أَنَا فَاعْبُدْنِي سورة طه آية 14 مَخْلُوقٌ ، فَهُوَ كَافِرٌ " ، فَجِئْتُ إِلَى عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْمُبَارَكِ فَأَخْبَرْتُهُ ، قَالَ : صَدَقَ أَبُو مُحَمَّدٍ عَافَاهُ اللَّهُ ، مَا كَانَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ يَأْمُرُ أَنْ نَعْبُدَ مَخْلُوقًا
Ebu'l-Vezir Musa ibn A'yan rahimehullah şöyle demiştir; en-Nadr ibn Muhammed'in şöyle dediğini işittim; "Her kim "Şüphesiz Ben Allah'ım, Benden başka ibadete layık ilah yoktur, Bana ibadet et!" Ta-Ha, 14. ayeti hakkında mahluktur derse, kafirdir!" Musa ibn A'yan dedi ki; "Abdullah ibn el-Mubarek'in yanına gittim we bu sözü ona haber verdim." Dedi ki; "Ebu Muhammed doğru söylemiş, Allah ona afiyet versin. Allah Azze we Celle'nin mahluk olana ibadet edilmesini emretmesi olacak bir şey değildir!" Abdullah ibn Ahmed, es-Sunne, sy. 110, 111 no; 20.
يَحْيَى بْنُ يُوسُفَ الزِّمِّيُّ ، قَالَ : حَضَرْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ إِدْرِيسَ ، فَقَالَ لَهُ رَجُلٌ : يَا أَبَا مُحَمَّدٍ ، إِنَّ قِبَلَنَا نَاسًا يَقُولُونَ : إِنَّ الْقُرْآنَ مَخْلُوقٌ ، فَقَالَ : مِنَ الْيَهُودِ ؟ قَالَ : لا ، قَالَ : فَمِنَ النَّصَارَى ؟ قَالَ : لا ، قَالَ : فَمِنَ الْمَجُوسِ ؟ قَالَ : لا ، قَالَ : فَمِمَّنْ ؟ قَالَ : مِنَ الْمُوَحِّدِينَ ، قَالَ : كَذَبُوا لَيْسَ هَؤُلاءِ بِمُوَحِّدِينَ هَؤُلاءِ زَنَادِقَةٌ ، مَنْ زَعَمَ أَنَّ الْقُرْآنَ مَخْلُوقٌ فَقَدْ زَعَمَ أَنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ مَخْلُوقٌ ، وَمَنْ زَعَمَ أَنَّ اللَّهَ تَعَالَى مَخْلُوقٌ فَقَدْ كَفَرَ ، هَؤُلاءِ زَنَادِقَةٌ هَؤُلاءِ زَنَادِقَةٌ
Yahya ibn Yusuf ez-Zımmi rahimehullah şöyle demiştir; "Abdullah ibn İdris'in yanında hazır bulunuyordum. Bir adam ona dedi ki; "Ey Ebu Muhammed! Bizim tarafta Kur'an'ın mahluk olduğunu söyleyen insanlar vardır." Dedi ki; "Onlar Yahudilerden midir?" Dedi ki; "Hayır!" Dedi ki; "Onlar Hristiyanlardan mıdır?" Dedi ki; "Hayır!" Dedi ki; "Onlar Mecusilerden midir?" Dedi ki; "Hayır!" Dedi ki; "Onlar kimlerdendir?" Dedi ki; "Muvahhidlerdendir" Dedi ki; "Yalan söyledin! Onlar Muvahhidlerden değildir! Onlar zındıklardır! Kim Kur'an'ın mahluk olduğunu iddia ederse, Allah'ın mahluk olduğunu iddia etmiş olur. Kim de Allah Te'ala'nın mahluk olduğunu iddia ederse, kafirdir. Onlar zındıklardır, onlar zındıklardır!" Abdullah ibn Ahmed, es-Sunne, sy. 113, 114 no; 29.
قَرَأَ ابْنُ إِدْرِيسَ : بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ فَقَالَ : اللَّهِ مَخْلُوقٌ ؟ وَالرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ مَخْلُوقٌ ؟ هَؤُلاءِ زَنَادِقَةٌ
Yahya ibn Yusuf ez-Zımmi dedi ki; "İbn İdris, "Bismillahirrahmanirrahim" ayetini okuyup dedi ki; "Allah mahluk mu? Rahman, Rahim mahluk mu? Onlar (Cehmiyyeler) zındıklardır!" Abdullah ibn Ahmed, es-Sunne, sy. 114 no; 30.
وَقَالَ ابْنُ الْمُبَارَكِ : مَنْ قَالَ : لا إِلَهَ إِلا هُوَ مَخْلُوقٌ ، فَهُوَ كَافِرٌ
İbn el-Mubarek rahimehullah şöyle demiştir; "Her kim "O'ndan başka ibadete layık ilah yoktur" el-Bakara, 163. ayetinin mahluk olduğunu söylerse, kafirdir!" el-Buhari, halku Ef'ali'l-İbad, 2/15 no; 16.
وَقَالَ عَفَّانُ : مَنْ قَالَ : قُلْ هُوَ اللَّهُ أَحَدٌ مَخْلُوقٌ فَهُوَ كَافِرٌ
Affan rahimehullah dedi ki; "Her kim "De ki; O, Allah, birdir!" el-İhlas, 1. ayeti mahluktur derse, kafirdir." el-Buhari, Halku Ef'ali'l-İbad, 2/22 no; 30.
حَدَّثَنِي أَبُو يُوسُفَ يَعْقُوبُ بْنُ يُوسُفَ، قَالَ: حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ فَرْدَةَ، قَالَ: حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ يَعْقُوبَ الْعَطَّارُ، قَالَ: حَدَّثَنِي أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْحَرَّانِيُّ، قَالَ: حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ يَحْيَى بْنِ كَثِيرٍ الْعَنْبَرِيُّ، قَالَ: حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ خَلَفٍ الْمُقْرِئُ، بِطَرَطُوسَ ، وَذُكِرَ أَنَّهُ أَتَى الْمَدِينَةَ سَنَةَ سِتٍّ وَسِتِّينَ وَمِائَةٍ ، فَلَقِيَ مَالِكَ بْنَ أَنَسٍ وَأَتَاهُ رَجُلٌ فَقَالَ: يَا أَبَا عَبْدِ اللَّهِ مَا تَقُولُ فِيمَنْ يَقُولُ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ؟ فَقَالَ: «كَافِرٌ زِنْدِيقٌ، اقْتُلُوهُ» ثُمَّ قَدِمْتُ الْبَصْرَةَ فَلَقِيتُ اللَّيْثَ بْنَ سَعْدٍ قَالَ: فَقُلْتُ لَهُ: مَا تَقُولُ فِيمَنْ يَقُولُ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ؟ فَقَالَ: «كَافِرٌ» ثُمَّ لَقِيتُ ابْنَ لَهِيعَةَ، فَقُلْتُ: مَا تَقُولُ فِيمَنْ يَقُولُ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ؟ فَقَالَ: «كَافِرٌ» ، ثُمَّ قَدِمْتُ مَكَّةَ، فَلَقِيتُ ابْنَ عُيَيْنَةَ، فَقُلْتُ: مَا تَقُولُ فِيمَنْ يَقُولُ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ؟ فَقَالَ: «كَافِرٌ» ثُمَّ قَدِمْتُ الْكُوفَةَ، فَلَقِيتُ أَبَا بَكْرِ بْنَ عَيَّاشٍ، فَقُلْتُ لَهُ: مَا تَقُولُ فِيمَنْ يَقُولُ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ؟ قَالَ: «كَافِرٌ، وَمَنْ لَمْ يَقُلْ أَنَّهُ كَافِرٌ فَهُوَ كَافِرٌ» ثُمَّ لَقِيتُ عَلِيَّ بْنَ عَاصِمٍ، وَهُشَيْمًا، فَقُلْتُ لَهُمَا: مَا تَقُولَانِ فِيمَنْ يَقُولُ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ؟ فَقَالَا: «كَافِرٌ» ثُمَّ رَجَعْتُ إِلَى الْكُوفَةِ، فَلَقِيتُ ابْنَ إِدْرِيسَ، وَعَبْدَ السَّلَامِ بْنَ حَرْبٍ الْمُلَائِيَّ، وَحَفْصَ بْنَ غِيَاثٍ النَّخَعِيَّ، وَيَحْيَى بْنِ أَبِي زَائِدَةَ، وَأَبَا أُسَامَةَ، فَقُلْتُ لَهُمْ: مَا تَقُولُونَ فِيمَنْ يَقُولُ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ؟ فَقَالُوا: «كَافِرٌ» ثُمَّ لَقِيتُ وَكِيعَ بْنَ الْجَرَّاحِ، وَابْنَ الْمُبَارَكِ، وَأَبَا إِسْحَاقَ الْفَزَارِيَّ فَقُلْتُ لَهُمْ: مَا تَقُولُونَ فِيمَنْ يَقُولُ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ؟ فَقَالُوا: «كَافِرٌ» ثُمَّ لَقِيتُ الْوَلِيدَ بْنَ مُسْلِمٍ، فَقُلْتُ: يَا أَبَا الْعَبَّاسِ مَا تَقُولُ فِيمَنْ يَقُولُ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ؟ فَقَالَ: «كَافِرٌ»
قَالَ يَحْيَى بْنُ خَلَفٍ: وَأَنَا أَقُولُ: " مَنْ قَالَ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ فَهُوَ كَافِرٌ " قَالَ الْحَسَنُ بْنُ يَحْيَى بْنِ كَثِيرٍ: وَأَنَا أَقُولُ: " مَنْ قَالَ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ فَهُوَ كَافِرٌ " قَالَ أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْحَرَّانِيُّ: وَأَنَا أَقُولُ: " مَنْ قَالَ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ فَهُوَ كَافِرٌ " قَالَ إِسْحَاقُ بْنُ يَعْقُوبَ الْعَسْكَرِيُّ: وَأَنَا أَقُولُ: " مَنْ قَالَ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ فَهُوَ كَافِرٌ " قَالَ أَبُو بَكْرِ بْنُ فَرْدَةَ: وَأَنَا أَقُولُ: " مَنْ قَالَ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ، فَهُوَ كَافِرٌ " وَقَالَ لِي أَبُو يُوسُفَ يَعْقُوبُ بْنُ يُوسُفَ: مَنْ قَالَ: الْقُرْآنُ مَخْلُوقٌ فَهُوَ كَافِرٌ
İbn Batta el-Ukberi rahimehullah dedi ki; Bana Ebu Yusuf Ya'kub ibn Yusuf tahdis edip dedi ki; Bize Ebu Bekr ibn Ferde tahdis edip dedi ki; Bize İshak ibn Ya'kub el-Attar tahdis edip dedi ki; Bana Ahmed ibn Abdirrahman el-Harrani tahdis edip dedi ki; Bize el-Hasen ibn Yahya ibn Kesir el-Anberi tahdis edip dedi ki; Bize Yahya ibn Halef el-Mukri Tarsus'da tahdis edip dedi ki; 166. yılda Medine'ye geldim. Malik ibn Enes ile karşılaştım. Bir kimse ona gelip dedi ki; “Ey Ebu Abdullah! Kur'an mahluktur diyen bir kimse hakkında ne dersin?” Dedi ki; “Kafirdir, zındıktır, onu öldürün!” Sonra Basra'ya geldim ve Leys ibn Sa'd ile karşılaştım. Ona dedim ki; “Kur'an mahluktur diyen bir kimse hakkında ne dersin?” Dedi ki; “Kafirdir!” Sonra İbn Lehi'a ile karşılaştım. Ona dedim ki; “Kur'an mahluktur diyen bir kimse hakkında ne dersin?” Dedi ki; “Kafirdir!” Sonra Mekke'ye geldim ve İbn Uyeyne ile karşılaştım. Ona dedim ki; “Kur'an mahluktur diyen bir kimse hakkında ne dersin?” Dedi ki; “Kafirdir!” Sonra Kufe'ye geldim ve Ebu Bekr ibn Ayyaş ile karşılaştım. Ona dedim ki; “Kur'an mahluktur diyen bir kimse hakkında ne dersin?” Dedi ki; “Kafirdir! Kim de ona “O, Kafirdir” demez ise o da kafirdir!” Sonra Ali ibn Asım ve Huşeym ile karşılaştım. İkisine de dedim ki; “Kur'an mahluktur diyen bir kimse hakkında ne diyorsunuz?” Dediler ki; “Kafirdir!” Sonra Kufe'ye tekrar döndüm ve İbn İdris, Abdusselam ibn Harb el-Mulai, Hafs ibn Ğıyas en-Nehai, Yahya ibn Ebi Zaide ve Ebu Usame ile karşılaştım. Onlara dedim ki; “Kur'an mahluktur diyen bir kimse hakkında ne dersiniz?” Dediler ki; “Kafirdir!” Sonra Veki ibn el-Cerrah, İbnu'l-Mubarek ve Ebu İshak el-Fezari ile karşılaştım. Onlara dedim ki; “Kur'an mahluktur diyen bir kimse hakkında ne dersiniz?” Dediler ki; “Kafirdir!” Sonra el-Velid ibn Muslim ile karşılaştım. Ona dedim ki; “Ey Ebu'l-Abbas! Kur'an mahluktur diyen bir kimse hakkında ne dersin?” Dedi ki; “Kafirdir!”
Tüm bu cevapları aldıktan sonra Yahya ibn Halef dedi ki; “Ben de şöyle diyorum; “Kur'an mahluktur diyen kafirdir!” Yahya ibn Halef'in bu sözünü nakleden el-Hasen ibn Yahya ibn Kesir de dedi ki; “Ben de şöyle diyorum; “Kur'an mahluktur diyen kafirdir!” el-Hasen ibn Yahya ibn Kesir'in bu sözünü nakleden Ahmed ibn Abdirrahman el-Harrani dedi ki; “Ben de şöyle diyorum; “Kur'an mahluktur diyen kafirdir!” Ahmed ibn Abdirrahman el-Harrani'nin bu sözünü nakleden İshak ibn Ya'kub el-Askeri dedi ki; “Ben de şöyle diyorum; “Kur'an mahluktur diyen kafirdir!” İshak ibn Ya'kub el-Askeri'nin bu sözünü nakleden Ebu Bekr ibn Ferde dedi ki; “Ben de şöyle diyorum; “Kur'an mahluktur diyen kafirdir!” İbn Batta el-Ukberi rahimehullah dedi ki; “Bu rivayeti nakleden Ebu Yusuf Ya'kub ibn Yusuf bana dedi ki; “Kim Kur'an mahluktur derse, o kafirdir!”
İbn Batta el-Ukberi, el-İbanetu'l-Kubra, 6/52-56 no; 251