Tevhide Davet

18 Ramazan 1445, 12:54

Haberler:

Telegram adresimiz: https://t.me/darultawhid

Ana Menü

ALLÂH HAKKINDA İLİMSİZCE SÖZ SARF ETME

Başlatan Subul’us Selâm, 02.06.2023, 00:27

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 3 Ziyaretçiler konuyu incelemekte.

Subul’us Selâm


Allâh Hakkında İlimsizce Söz Sarf Etme

İbn'ul Kayyim Rahimehullâh, "Allâh hakkında ilimsizce söz sarf etme" hususunda şöyle demektedir:

"Allâh hakkında ilimsizce söz sarf etmeye gelince: Burada (zikri geçen) haram olan fiillerin haramlık bakımından en şiddetlisi ve günahı en azim olanıdır. Bundan dolayı haramların dördüncü mertebesinde zikredilmiştir ki bunlar şeriatlar ve dinlerin üzerinde ittifak ettikleri haramlardır. Bunlar bir hâlden dolayı mübah olmaz, aksine sadece haram olurlar. Bazı hâllerde mübah olup bazılarında mübah olmayan meyte, kan ve domuz eti gibi değildirler.

Haram olan şeyler iki çeşittir: Zatı ile haram olup bir hâlden dolayı mübah olmayan ve arızî bir haramlık ile haram olup bazı zamanlarda haram olup bazı zamanlarda haram olmayan. Allâhu Teâlâ zatı ile haram olanlar hakkında şöyle buyurdu:

"De ki: Rabbim ancak açık ve gizli fuhşiyatı (kötülükleri) haram kılmıştır..." (el-A'râf 7/33)

Ardından bundan daha azim olana geçti ve şöyle buyurdu:

"... günahı ve haksız yere zulmü haram kılmıştır..." (el-A'râf 7/33)

Ardından bundan daha azim olana geçti ve şöyle buyurdu:

"... hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi, Allâh'a ortak koşmanızı haram kılmıştır..." (el-A'râf 7/33)

Ardından bundan daha azim olana geçti ve şöyle buyurdu:

"... ve Allâh hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." (el-A'râf 7/33)

İşte Allâh hakkında ilimsizce söz sarf etmek, Allâh katında haramların en azimi ve günahların en şiddetlisidir. Çünkü bu Allâhu Teâlâ'ya iftira atmayı, münasip olmayan şeyleri O'na nispet etmeyi, O'nun dinini başkalaştırmayı ve değiştirmeyi, O'nun isbat ettiğini nefyetmeyi ve nefyettiğini de isbat etmeyi, O'nun batıl kıldığını hak kılmayı ve hak kıldığını da batıl kılmayı, O'nun dost edindiğine düşmanlık göstermeyi ve düşmanlık gösterdiğine dostluk etmeyi, O'nun buğzettiğini sevmeyi ve sevdiğine buğzetmeyi ve O'nu Zat'ına, sıfatlarına, sözlerine ve fiillerine münasip olmayan vasıflarla vasıflandırmayı kapsamaktadır.

Allâh katında haramların cinsleri arasında Allâh hakkında ilimsizce söz sarf etmekten daha azimi ve daha büyük bir günah olanı yoktur. Yine bu şirkin ve küfrün aslıdır, bidatler ve dalâletler bunun üzerine inşa edilir. Allâh hakkında ilimsizce söz sarf etmek dinde saptırıcı tüm bidatlerin esasıdır.

Bundan dolayı selef ve imamlar Allâh hakkında ilimsizce söz sarf edilmesine şiddetle karşı çıktılar, dünyanın her yanında Allâh hakkında ilimsizce söz sarf edenlere karşı seslerini yükselttiler ve en şiddetli şekilde onların fitnelerinden insanları sakındırdılar.

Fuhşiyatı, zulmü ve düşmanlığı reddetmekteki gayretten daha fazla gayretle bundan sakındırdılar. Zira bidatin zararı ve dinde yaptığı tahribat ve de onun dine aykırılığı daha şiddetlidir."1

Yine İbn'ul Kayyim Rahimehullâh devamla şöyle demektedir:

"Şirk ve küfrün aslı: Allâh hakkında ilimsizce söz sarf etmektir. Zira müşrik, Allâh'ın dışında mabud edindiği (ibadet ettiği) kimsenin/şeyin onu Allâh'a yakınlaştırdığını, Allâh katında ona şefaatçi olduğunu ve kralların katında vasıtalar olduğu gibi onun vasıtasıyla ihtiyacını yerine getireceğini iddia eder. Şu hâlde, aksi gerçekleşmeksizin, bütün müşrikler Allâh hakkında ilimsizce söz sarf eder. Allâh hakkında ilimsizce söz sarf etmek, ta'tîli ve Allâh'ın dininde bidati ortaya çıkarmayı kapsar, bundan dolayı şirkten daha geneldir. Şirk ise onun parçalarından bir parçadır."2

Allâme İbn'ul Kayyim Rahimehullâh başka bir yerde de bu dört mertebeyi zikretmiş ve Allâh hakkında ilimsizce konuşmanın haramlığının kapsamını şu ifadesi ile belirtmiştir:

"Allâhu Teâlâ şöyle buyurmaktadır:

"De ki: Rabbim ancak açık ve gizli fuhşiyatı (kötülükleri), günahı ve haksız yere zulmü, hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi, Allâh'a ortak koşmanızı ve Allâh hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." (el-A'râf 7/33)

Böylece Allâh, haramları dört mertebeyle rütbelendirmiştir. En hafifiyle başlamıştır ki bu fuhşiyattır. Ardından ikinci olarak haramlık bakımından bundan daha şedid olanı sıraladı ki bu günah ve zulümdür. Ardından üçüncü olarak haramlık bakımından bundan daha azim olanı sıraladı ki bu Allâh Subhânehu'ya şirk koşmaktır. Ardından dördüncü olarak haramlık bakımından bunların hepsinden daha şedid olanı sıraladı ki bu Allâh hakkında ilimsizce söz sarfetmektir. Allâh hakkında ilimsizce söz sarfetmek, Allâh Subhânehu'nun isimleri, sıfatları, fiilleri, dini ve hükümleri hakkında ilimsizce konuşmayı kapsamaktadır."3




1- İbn'ul Kayyim, Medâric'us Sâlikîn, Dâr'ul Kitâb'il Arabî, 1/378.

2- İbn'ul Kayyim, Medâric'us Sâlikîn, Dâr'ul Kitâb'il Arabî, 1/379.

3- İbn'ul Kayyim, İ'lâm'ul Muvakki'în, Dâr'ul Kutub'il İlmiyye, 1/31.
"Eğer cahil ısrar ederse, büyüklenirse, sapıklığında ve dalaletinde kararlıysa, körlüğü hidayete seçmişse ve içerisine düşüp kendisi hakkında cedelleştiği şey, kendisini işleyen şahsı Müslümanlar fırkasından müşrikler zümresine çıkaran büyük şirk kapsamındansa, bu durumda adil hüküm, kılıçtır!" (el-Feth'ur Rabbânî min Fetâvâ'l İmâm eş-Şevkânî, 1/185)

🡱 🡳

Benzer Konular (5)