Tevhide Davet

HANİFLİĞİN ASLI | ŞEYH’UL İSLÂM MUHAMMED BİN ABDİLVEHHÂB RAHİMEHULLÂH

Başlatan Subul’us Selâm, 05.09.2022, 02:35

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Subul’us Selâm


بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
أَصْلُ الحَنِيفِيَّةِ
Hanifliğin Aslı
Şeyh'ul İslam Muhammed bin Abdilvehhâb Rahimehullâh
Ed-Durar'us Seniyye 2/73-74.

Muhammed bin Abdilvehhâb Rahimehullâhu Teâlâ yine şöyle dedi:

Hanifliğin aslı, Allâh'a ortak koşmadan yalnızca O'na ibadet etmek ve şirkten uzak durmaktır. Nitekim Allâhu Teâlâ şöyle buyurmuştur:


"Allâh'a ibadet edin ve O'na hiç bir şeyi ortak koşmayın."(En-Nisâ 4/36)

Küfrün en galizi, kibir ve şirktir. Bir insan, Allâh'a ibadet etmezse, -bedevilerin çoğunda abdest ve namazla alay etmenin sadır olması gibi- kibir sahibidir. Bir insan, Allâh'a ibadet ediyorsa ve O'nunla birlikte başkasına da ibadet ediyorsa -Hristiyanlar ve benzerleri gibi olan abidlerin çoğundan sadır olduğu gibi- müşriktir. Lakin bunlarda rikkat vardır.

Bunu anladığında ve Nebî Sallallâhu Aleyhi ve Sellem'in güneşin doğuşu ile batışında namaz kılmaktan nehyetmesi, namaz kılanın sütreye doğru dönmesi ile ateşe doğru dönmeyi nehyetmesi, imam oturarak namaz kıldığında memumların ayakta kılmasını nehyetmesi ile memumlara oturmayı emretmesi ve buna benzer şeyleri emretmesi gibi Sedd'uz Zerâ'i'i uyguladığını anladığında...

Yine insan, Rasûlullâh Sallallâhu Aleyhi ve Sellem'in imam oturduğunda oturmayı emrettiğini, bir rüknün kâfirlerin kendi liderlerine yaptıklarına benzemesinden ötürü ihlal edilmesini emrettiğini anladığında ve insanların arasında tekebbür, kıyam, hudu ve bunlar dışında cereyan eden şeylere baktığında kendi nefsini tanır, Rabbi'ni tanır ve O'na eda etmesi gereken haklarını anlar. Umulur ki bunlardan bir şeyler aklına yerleşir...

Yine Nebî Sallallâhu Aleyhi ve Sellem'in ümmetine fayda sağlayacak ne varsa hepsini emrettiğini ve onlara zarar verecek ne varsa da ondan nehyettiğini anlar.

Aynı şekilde Nebî Sallallâhu Aleyhi ve Sellem ve kavminin arasını ayıran ve onlarla savaşmasının sebebi olan şirkin aslının, salihlere ve başkalarına itikad etmek olduğunu anlar.
"Eğer cahil ısrar ederse, büyüklenirse, sapıklığında ve dalaletinde kararlıysa, körlüğü hidayete seçmişse ve içerisine düşüp kendisi hakkında cedelleştiği şey, kendisini işleyen şahsı Müslümanlar fırkasından müşrikler zümresine çıkaran büyük şirk kapsamındansa, bu durumda adil hüküm, kılıçtır!" (el-Feth'ur Rabbânî min Fetâvâ'l İmâm eş-Şevkânî, 1/185)

🡱 🡳

Benzer Konular (5)